30 Nisan 2019 Salı

KONUT KREDİSİ KULLANIRKEN DİKKAT !

KONUT KREDİSİ KULLANIRKEN DİKKAT!


Sözleşme içerisinde yer alan ifade aynen aşağıda yer aldığı şekildedir:
‘’Bankanın gerek yurt içinde gerekse yurt dışındaki tüm şubeleri tarafından adı geçen lehine açılmış ve açılacak konut finansmanı, tüketici kredileri ve her türlü krediler nedeniyle………..’’
Siz söz konusu bankadan konut finansmanı için kredi kullanıyorsunuz ve sadece konut kredisi için ipotek veriyorsunuz, böyle bir durumda daha önce söz konusu bankada kullanmış olduğunuz ya da kullanacağınız tüketici kredileri için taşınmazın ipotek kapsamına alınmasına müsaade etmemeniz gerekmektedir.
Diğer yandan aynı sözleşmede;
‘’Adı geçenin bankaya doğmuş ve doğacak tüm borçlarından …………….Türk Lirasına kadar olan kısmı….’’denilmekte ve eğer 100.000.TL kredi kullanıyor iseniz bu tutarın %100 fazlası ile ipotek tesis edilmektedir. Yani 100.000.TL’lık borcunuz için 200.000.TL ipotek konulmaktadır. Neden % 100 fazlası ile diye sorduğunuzda “ Söz konusu kredinin ödenmemesi nedeniyle tüm doğacak alacaklarımızın karşılanması amacıyla “ cevabı ile karşılaşmaktasınız.
Oysaki bu % 100 fazlası ile ipotek konulması hususu geçmişten gelen bir alışkanlık olup, bankalar lehine olan bir husus olması nedeniyle güncel ve yürürlükte bulunan kanun maddesine uygun hale getirilmemektedir .
Mevcut kanun maddesine bir göz atalım;
Borçlunun temerrüde düşmesi halinde konut finansmanı kuruluşu borçluya temerrüt tarihinden itibaren beş iş günü içerisinde iadeli taahhütlü posta yoluyla bildirimde bulunmakla yükümlüdür.
Konut finansmanı kuruluşu, geri ödemelerin yapılmaması halinde kalan borcun tümünün ifasını talep etme hakkını saklı tutmuşsa, bu hak ancak tüketicinin birbirini izleyen en az iki ödemede temerrüde düşmesi halinde kullanılabilir. Konut finansmanı kuruluşunun bu hakkını kullanabilmesi için en az bir ay süre vererek muacceliyet uyarısında bulunması gerekir.
Yukarıda yer alan maddeyi açıkladığımızda banka, tüketicinin 90 gün içerisinde önce iki taksit ve sonrada 30 günlük süre sonundaki taksit ile birlikte 3 taksiti ödemede temerrüte düşmesi halinde taşınmaz üzerindeki hakkını kullanmak üzere konut finansmanı sözleşmesini fesih ettiğinde söz konusu konutu satışa çıkarmak zorundadır.
Böyle bir durumda satışa çıkarılan konut için icra dairesi nezdinde tüm işlemler ve süreler banka avukatları tarafından sıkı takip edildiği ve süresinde icra dairesi nezdinde müracaatların yapıldığı varsayıldığında iş yoğunluğu çok olmayan illerimizde 3-4 ay, nüfusun fazla olduğu metropol illerde ise 6-7 ay içerisinde satılacağını öngördüğümüzde bankanın tahsil edemediği faiz tutarı 100.000.TL’lık kredi için yaklaşık 7.000.TL olacak ve diğer masraflar ile avukata ödenecek vekâlet ücreti 15.000.TL’yı geçmeyecektir. Görüleceği üzere kredinin ödenmemesi durumunda bankanın karşılaşacağı azami masraflar yaklaşık 22.000.TL olacak ve bu da verilen kredinin % 22’sine tekabül edecektir. O halde neden %100 fazlası sorusunun tüketici tarafından sorulması gerekmektedir!
Son olarak ipotek akdine madde olarak eklenen aşağıda yer alan ifadeyi irdeleyelim;
Bugünkü temerrüt faizi oranı % 14.04,bugünkü yıllık faiz oranı % 10.80 olup, değişkendir.
Öncelikle kanun maddesine bakmakta fayda vardır;
Sözleşmede belirtilmek suretiyle konut finansmanına yönelik kredilerde ve finansal kiralama işlemlerinde faiz oranı sabit, değişken veya aynı kredi için her iki yöntem esas alınmak suretiyle belirlenebilir. Oranın sabit olarak belirlenmesi halinde sözleşmede başlangıçta belirlenen oran her iki tarafın ortak rızası dışında değiştirilemez. Oranın değişken olarak belirlenmesi halinde ise, başlangıçta sözleşmede belirlenen oran, dönemsel geri ödeme tutarı yine başlangıçta sözleşmede belirlenecek olan azami dönemsel geri ödeme tutarını aşmamak koşuluyla ve yine sözleşmede belirlenecek yurt içinde veya yurt dışında genel kabul görmüş ve yaygın olarak kullanılan bir endeks baz alınarak değiştirilebilir. Oranların değişken olarak belirlenmesi halinde bu yöntemin muhtemel etkileri konusunda tüketicilerin bilgilendirilmesi şarttır. Bu amaçlarla kullanılabilecek referans faizler ve endeksler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, tüketicilerin bilgilendirilme yöntemlerine ilişkin usûl ve esaslar ise Bakanlık tarafından belirlenir.
Görüldüğü üzere konut finansmanına yönelik kredi işlemlerinde sabit, değişken ve aynı kredi için her iki yöntem kullanılmakta ve bu belirlenen yöntemlerin farklı uygulamaları söz konusu olmaktadır. Tüketiciler banka ile görüşürken ve bankaların internet sitelerinde yaptığı duyurularında konut finansmanı kredi oranının “ SABİT / DEĞİŞKEN” olduğuna dair bir ibare yer almamakta ve aynı zamanda bankaların bireysel müşteri temsilcileri de tüketici ile görüşmelerinde faiz yöntemine ilişkin hiçbir bildirimde bulunmamaktadır. Ancak gördüğünüz üzere banka “ İpotek Akdine” söz konusu faizin DEĞİŞKEN olduğunu belirtmekteve bu ifadeyi altını çizerek, kalın olarak sözleşme maddelerine almaktadırlar.
Tüketiciler bu hususa dikkat etmedikleri ve “ SABİT OLARAK” düzelttirmedikleri takdirde kredi ödeme sürecinde geri ödeme tutarlarının değiştirilmesi ile karşılaşabilirler.Bu sebeple mutlaka ipotek akdini ve konut finansmanı sözleşmesini okuyunuz,inceleyiniz ve her iki belgede yer alan bilgilerin aynı olmasına dikkat ediniz.
Son söz;
Size imzalatılmak istenen tüm belgeleri okuyunuz, anlamadığınız hususları mutlaka araştırınız.
Tüketilmeden, tüketebilmeniz temennisi ile.
R.Sefa KABAALİOĞLU

28 Nisan 2019 Pazar

TÜKETİCİ OLARAK HAKLARINIZI BİLİYORMUSUNUZ ?




HAKLARINIZI BİLİYORMUSUNUZ VE TÜKETİLMEDEN TÜKETMEYİ BAŞARABİLİYORMUSUNUZ ?


Tüketicileri korumaya yönelik olarak yapılan bu düzenlemelere rağmen halen satıcı ve sağlayıcı firmalar ile tüketiciler arasında sorunlar yaşanmaya devam etmekte ve maalesef tüketiciler ciddi mağduriyetlere uğramaktadırlar.
Bu mağduriyetlere neden olan hususlardan bir tanesi de e-ticaret sitelerinden yapılan alışverişlere ilişkin olarak önümüze çıkmaktadır.
Mesafeli sözleşmeler olarak da Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda yer alan bu alışveriş yöntemine ilişkin sıklıkla yaşanan sorunlar şu şekildedir;
1-Cayma hakkını kullanan tüketicinin malı iadesi neticesinde kargo ücretinin iade edilmeyerek, toplam ödenen tutardan mahsup edilerek tüketiciye ödenmemesi
2-Web sitesinde görseli yayımlanan ürün ile teslim edilen ürünün benzerlik taşımaması
3-Sebep göstermeden cayma hakkının 7 gün olduğunun bildirilerek tüketicilerin yanıltılması ve haklarının kısıtlanması
4-Satın alınan ürün ile ilgili olarak tüketicinin cayma hakkını kullanmasına rağmen, ücret iadesinin söz konusu olmadığının belirtilmesi ve belirli süre ile geçerli hediye çeki verileceğinin beyan edilmesi
5-Satın alınan ürüne ilişkin mal bedelinin kredi kartından mükerrer tahsil edilmesi
6-Malın stokta bulunmaması ileri sürülerek teslimatın gerçekleştirilmemesi
Mesafeli sözleşmelerde genelde ve sıklıkla yaşanan ve yukarıda saydığımız sorunlara ilişkin Tüketicilerimizin hakları korunmakta olup, bu tip hususlar ile karşılaşan tüketicilerimizin aşağıdaki haklarını bilmesi ve kullanması önem arz etmektedir.
1-Satıcı ve sağlayıcı Tüketicinin cayma hakkını kullandığına ilişkin bildirimin kendisine ulaştığı tarihten itibaren on dört gün içerisinde, varsa malın tüketiciye teslim masrafları da dahil olmak üzere tahsil edilen tüm ödemeleri iade etmek ile yükümlüdür. Hiçbir şekilde satıcı veya sağlayıcı iade edeceği tutardan kargo masrafını mahsup ederek para iadesi yapamaz.
2-Tüketiciler söz konusu e-ticaret sitesinde beğendiği ve siparişini verdiği ürünün görselini print etmek yada fotoğrafını çekerek saklamak yoluna mutlaka gitmelidir. Çünkü beğendiği ürün ile teslim edilen ürün arasında fark olması durumunda bunun ispatı tüketici tarafından kolaylıkla sağlanacaktır.
3- Tüketiciler on dört gün içerisinde “ HERHANGİ BİR GEREKÇE GÖSTERMEKSİZİN” ve cezai şart ödemeksizin cayma hakkına sahiptir. On dört günlük süre mal teslimine ilişkin sözleşmelerde tüketicinin veya tüketici tarafından satıcıya bildirilen üçüncü kişinin malı teslim aldığı gün başlamaktadır. Önemli hususlardan bir tanesi de teslim tarihinin kontrol edilmesi ve buna göre teslim –tesellüm evrakının imzalanması gerekmektedir.
4-Cayma hakkına ilişkin bildirimin satıcı firmaya ulaşmasından itibaren engeç on dört gün içerisinde ürüne ilişkin tahsil edilen tüm bedellerin “ İADE EDİLMESİ” gerekmektedir ve bu husus kanunda zorunluluk olarak kaleme alınmış ve satıcı firma’ya farklı bir hususu Tüketiciye önerme hakkı tanınmamıştır.Kanunun emredici maddesi olup,satıcı firmanın bu hususa uyma yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sebeple satıcı firma ücret iadesinin söz konusu olmadığı yönünde bir beyanda bulunamayacağı gibi hediye çeki adı altında bir alternatif öneremez.
5-Tüketicilerimiz e-ticaret sitelerinden alışveriş yaparken ödemelerini banka havalesi yada sanal kart aracılığı ile yapmaya dikkat ve özen göstermelidirler. Yüklü limitleri olan ana kredi kartları ile ödeme yapmak yerine satın alacağı ürünün fiyatı kadar sanal kartlarına limit yüklemeleri ve söz konusu kredi kartından ürün bedelinin tahsil edilmesi akabinde de sanal kart limitlerini sıfırlamaları ileride mükerrer bir çekimin/tahsilatın yapılmasının önüne geçebilecek en önemli tedbirdir.
6-Satıcı veya sağlayıcı tüketicinin siparişinin kendisine ulaştığı tarihten itibaren taahhüt ettiği süre içerisinde mal teslimini yerine getirmek zorundadır ve mal satışlarında bu süre her halükarda otuz günü asla geçemez. Satıcının mal teslimini azami otuz gün içerisinde gerçekleştirememesi durumunda Tüketicinin sözleşmeyi fesih etme hakkı bulunmaktadır. Satıcı sözleşmenin fesih edildiğinin bildiriminin kendisine ulaşmasından itibaren on dört gün içerisinde mal bedelini teslimat masrafları ve yasal faiziyle birlikte Tüketiciye ödemek zorundadır. Dikkat ediniz “ YASAL FAİZİYLE” birlikte iade edilmek zorundadır. Tüketicilerimiz bu hususu maalesef gözden kaçırmakta ve satıcı firmalarda işlerine gelmediği için bu hususta tüketicinin talep hakkı olduğu konusunda hiçbir bilgilendirme yapmamaktadırlar. Malın stokta bulunmaması durumu, mal tesliminin yerine getirilmesinin imkânsızlaşması olarak öne sürülemez ve Tüketiciler tarafından da kabul edilemez.
Son Söz;
Haklarımızı aradıkça ve aramaya devam ettikçe haksızlıklar önce azalacak ve sonrasında da ortadan kalkacaktır.
Tükenmeden tüketebilmeniz dileği ile.
R.Sefa KABAALİOĞLU

Tarafımdan kaleme alınan bu makale ilk olarak " https://www.istanbulsonhavadis.com/haklarinizi-biliyormusunuz-ve-tuketilmeden-tuketmeyi-basarabiliyormusunuz/ bu adreste yayınlanmıştır.